Evlilik Öncesi Anlaşmalar
Birleşik Krallık’ta Evlilik Öncesi Anlaşmalar hakkında endişeleriniz mi var? Evlilik öncesi anlaşma, evlilik gerçekleşmeden önce yapılan bir anlaşmadır. Anlaşmanın amacı, mal ve mülklerin nasıl sahiplenileceğini ve ilişkinin bozulması halinde bunların nasıl paylaşılacağını belirlemektir. Birçok çift evliliğe gelir ve mal varlıkları açısından eşit şartlarda girmez ve mal varlığının ilişkiden önce tahakkuk ettiği veya taraflardan birinin miras yoluyla servet sahibi olduğu durumlarda, taraflardan birinin evliliğin sona ermesi halinde konumunu korumak istemesi olağandışı bir durum değildir. Bu nedenle, evlilik öncesi bir anlaşma, başlangıçtan itibaren pozisyonun belirlenmesi açısından yararlı olabilir. Halihazırda yürürlükte olan yasaya göre, evlilik öncesi anlaşmalar her iki taraf için de yasal olarak bağlayıcı değildir. Boşanma gerçekleşirse, taraflardan biri imzalanan anlaşmaya bakılmaksızın Mahkemeye başvurmakta hala özgürdür ve Mahkeme evlilik öncesi anlaşmaya bakılmaksızın bir dizi mali Emir verebilir. Ancak, buna rağmen, yasa Mahkemenin “davanın tüm koşullarını” dikkate almasını gerektirir ve evlilik öncesi anlaşma bu amaçla ilgili bir belge olacak ve bir tarafın başlangıçta kararlaştırılanın geçerli olması gerektiğini savunmasına olanak sağlayacaktır. Bir avukat tarafından hazırlanmış, her iki tarafın da hukuki tavsiye aldığı ve mali konularda bilgi alışverişinde bulunduğu, sözleşmeye dayalı sağlam bir anlaşma, Mahkeme süreci açısından önem taşıyacaktır. Bir Mahkemenin böyle bir anlaşmayı onaylaması için, aşağıdaki gibi birkaç testin karşılanması gerekir: –
- Evlilik öncesi bir anlaşma, diğer tarafın baskısı olmaksızın “her bir tarafça özgürce yapılmış” olmalıdır. Dolayısıyla, her iki taraf da anlaşmanın şartlarını özgürce müzakere edebilmelidir. Sonuç olarak, evlilik öncesi anlaşma, hata, yanlış beyan, baskı veya uygunsuz etkinin mevcut olduğuna dair kanıt varsa uygulanamayabilir.
- Her iki tarafın da evlilik öncesi anlaşma yapmanın sonuçları hakkında “tam bir takdire” sahip olması gerekir. Bu, her iki tarafın da tam mali açıklama yapmış, bağımsız hukuki tavsiye almış ve anlaşmanın uygulanabilir olmasını amaçlamış olması gerektiği anlamına gelir.
- Tarafların boşanma anındaki koşullarda anlaşmaya bağlı tutulabilmeleri için anlaşmanın “adil” olması gerekir. Dolayısıyla, ilk anlaşmanın yapılmasından bu yana koşullar önemli ölçüde değişmişse, anlaşmaya uyulmasının taraflardan biri için adil olmayan sonuçlar doğurma olasılığı o kadar yüksek olacaktır.
Evlilik öncesi anlaşma yapma sürecinde size yardımcı olabiliriz. Bu konu ilginizi çekiyorsa daha fazla bilgi için lütfen bizimle iletişime geçin.